Hiç sürekli
olarak sizi yargılamakta olan birisiyle ilişkiniz
oldu mu? Ya da belki de söylediğiniz şeyleri gerçekten dinlemeyen, ancak sizi görmezden gelen bir arkadaşınız. Pek eğlenceli değil, değil mi? Bu, çoğumuzun bedeniyle olan ilişkisindeki
halini anlatıyor. Bedenimiz her zaman orada, bize katkı oluyor, bize bakıyor,
gideceğimiz yere gittiğimizden emin oluyor ve çoğu zaman
bizim yanıtımız, ne kadar kötü ve yanlış olduğu yargısı ve onu tamamen görmezden gelme seçimi oluyor.
Ya eğer siz bedeninizle farklı bir ilişki yaratabilseydiniz; nezaket, özen ve birlik olarak? Ya eğer bedeninize soru sormaya ve gerçekten söyleyeceklerini dinlemeye
başladıysanız? Ya eğer bedeninizle ilgili her şeyi
gerçekten bedeninize sorsaydınız?
Aşağıda, eğer bedeninizi dinleseydiniz size söyleyeceği 10 şey bulabilirsiniz.
Bunlar, yargı yerine, bedeninize şükran ve birliğe dayanan bir ilişki kurmanın
anahtarlarıdır.
İşte bedeninizin söyledikleri:
1. Beni beslemek, kabul etmek ve takdir etmek için her gün bir şey
yap.
Hangi sıklıkla bedeninizi beslemeyi, kabul etmeyi ve takdir etmeyi
beceriyorsunuz? Bedeninizi her gün beslemeye gönüllü olur muydunuz? Bedeninize
dokunmak onu beslemenin ve onunla iletişim kurmanın bir yoludur. Sabah uyandığınızda, üç dakika
boyunca nazikçe bedeninize dokunun. Sanki önemsediğiniz birisine aitmiş gibi bedeninize
dokunun.
2. Beni yargılamayı bırak.
Sabah uyandığınızda, her güne başladığınız yargılama teranesini durdurmak için
bilinçli bir seçim yapın. Bunun yerine bedeninize teşekkür edin ve ona ne
kadar şükran duyduğunuzu söyleyin.
3. Ben eğlenmek için yaratıldım.
Ya eğer yaşamın yegâne amacı eğlenmektiyse? Bu sizin bir şeyleri yapma şeklinizi değiştirir miydi? Bedeniniz
için dokunulmak eğlenceli mi? Teninde güneşi hissetmesi? Ayaklarıyla çimlerde yürümesi?
Ya eğer şimdi eğlenmeye başlasaydınız?
4. Bana benimle ilgili soru sor.
Birisi
size bunun bir sonuç yaratacağını
söyledi diye bedeninize neler yaptınız? Birisi söyledi diye ne kadar diyetler,
yemekler, otlar, en son moda olan şeyler
denediniz? Bedeninize sorun. Yargılamayı bitirin ve bedeninize sorun. Eğer sormaya başlarsanız
bedeniniz cevaplara sahip.
5. Senin görünmemi istediğin gibi olmam için ne gerekeceğini sor.
Eğer bedeninizin belli bir şekilde
görünmesini istiyorsanız önce onun olduğu
haliyle muhteşemliğini kabul edin ve sonra bazı şeyleri
dönüştürüp bazı değişimler yaratmak için ne
gerekeceğini sorun. Bedeniniz itaat
etmekten mutluluk duyacaktır. Size neyin gerektiğini söyleyecektir. Sorun ve dinlemek için zaman ayırın.
6. Yemeği yiyen benim.
Yemeği yiyen bedeninizdir. Ona ne yemek istediğini soruyor musunuz? Ona ne kadar yemek istediğini soruyor musunuz? Yediğimiz
yemeğin ne kadarı biz büyürken
bize öğretilenlere ve neyin sağlıklı olup neyin olmadığı ile
ilgili bize yüklenen bakış açılarına dayanır?
Bedeniniz neye ihtiyacı olduğunu ve
neyi arzu ettiğini biliyor.
7. Bana hangi hareketi yapmak istediğimi sor.
Bedenler
hareket etmeyi severler. Bedeniniz için hangi hareket eğlenceli? Bu Pilates mi yoksa Yoga mı belki de koşmak ya da şınav çekmek? Bedeninizin
arzu ettiği şekilde hareket ettiğinizde
bedeninizle daha fazla mevcut olursunuz ve siz ve bedeniniz birlikte hareket
eder.
8. En son moda olanı almayın.
Bedeniniz sadece dinlenilmek ister; onunla ilgili olan her şeyin sorulmasını.
Bedeninizin bilinci var. Sırf birisi size en son ve en güzel moda olanın
hayatınızı değiştireceğini söylemesi öyle olacağı anlamına gelmez. Bedeniniz ne söylemek
istiyor?
9. Sor; “Bu nereden geliyor?”
Deneyimlediğiniz düşüncelerinizin, hislerinizin ve duygularınızın yüzde doksan sekizi
size ait değil. Ve bedeninizdeki aşağı yukarı yüzde 50-90 arasındaki ağrı ve sancı size ait
değil. Asla olmadı. Sorun; “Bu benim mi?” ya da “Bu nereden geliyor?”
Eğer hafiflerse sizin değil. Basitçe kaynağına geri gönderin.
10. Ben bir bedenim. Sen bir sonsuz varlıksın.
Siz varlık olansınız, bir sonsuz varlık. Bedeniniz, sizin
bedeniniz. Bedeniniz sizin içinizde. Siz bedeninize sığmak için çok
büyüksünüz. Sorular sorarak varlık ve beden arasında birlik yaratın.
Dr. Dain Heer
Çeviri: Tuğba Oksal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder